ders çalışmak için taktikler

telefonu klozete atıp sifonu çekmek.

günlük 2 saatten sonra sı hiç bir halta yaramıyor sıkı sıkı içini doldura doldura haftada 5 gün 2 saat çalış ygs ye lys ye girecekswn ilk 60 bin çok rahat

ben dersleri can kulağıyla dinlerdim açıkçası ders çalışmadım.hafıza da tutma yeteneğim vardı heralde öyle öyle üniversiteye geldik şimdi o da bitiyor..

hocam uzun boylu santrforun varsa kanatlardan bindir. oyun sıkışınca pas yapan orta saha al oyuna tiki-taka'ya dön rakibi yor. ondan sonra tekrar kanatlara in artik duvarları kirabilirsin

şuan oturup kimya çalışmam lazım ama ben sözlüğe yazıyorum :((

şimdi anlatacağım yöntem tecrübeyle sabit. her gün o masanın önünde oturun. ne kadar çalıştığınızın önemi yok 15 dk bile olur. ama her gün düzenli olarak 5 er veya 10 ar dakka arttırın. çalışmaya sevdiğiniz bir konudan başlayın. sonra o konuyla alakalı diğer konulara geçin . süreyi de ona göre ayarlayın. mesela 1 saat çalışacaksınız sevdiğiniz konuya ilk başta 45 dk diğer konuya 15 dk verin zamanla diğer konuların zamanını arttırın. önemli olan çevrenizde dikkatinizi çekecek metaryel olmaması. telefonu kapatmak ve çekmeceye koymak ve bir hedef belirleyip - şu kadar çalışırsam cıkartırim- ona göre çalışı.müzikle çalışiyorsanız da telefonunuzu uçak moduna alın öyle şarkı dinleyin. ya da ders notlarını sesli biçimde kaydedip , dinlerken okuyun. önemli olan her gün dikkat aralağınızı daha çok arttırmak. her gün masaya oturun ve kendinizi 2 yıl sonra nerde görmek istediğinizi hayal edin. bu büyük oranda motive eder. kendinizi motive edici resim ve afişler asarak odak noktanızı hatırlayıp motive olmakta işe yarar. mümkün oldukça günlük tutun. gün içinde kafanıza takılan neyse günlüğe yazın ve orda tutun. mesela ; bir probleminiz var . onu günlüğe yazın yani ona devredin kafaya takmayı. çalışmanız bitince isterseniz - niye isteyesiniz- kafaya takmayı siz devralın. hepiniz güçlü bireylersiniz. zoru başarırız , imkansız zaman alır :)

kitabı götünüze de soksanız olmayınca olmuyor

idolün, kıskandığın biri, seni gazlayan veya sana ilhan veren şeyler, artık ne varsa görsellerini göz önünde tut. duvarına posterler yapıştır, telefonuna duvar kağıdı yap vs. kıskançlık'ta kibre dönüşmezse sana fayda sağlayıp seni hırslandırır, insani bir özellik en nihayetinde.

arkadaşlar liseyi bitirdim haliyle üni tutturamadım meslek lisesi çıkışlıyım. dershaneye gidemiyorum evde kendi kendime çalışma kararı aldım ama ergenliğin verdiği serserilik ve meslek lisesinin getirdiği boşvermişlikle 12 yıllık okul hayatım boyunca hiçbir şekilde düzenli ders çalışmadım. şu an ufo görmüş köylü gibiyim. inanılmaz derecede çalışma isteğim var ama inanın ne yapacağımı neye nasıl çalışacağımı hiç bilmiyorum yardımcı olacak bi delikanlı bi hayırsever yok mu ya :d

öyle bi taktik yok ki aq 2 saat çalışıp hallederim dedikten 2 dk sonra halledemeyip yatakta panda gibi yuvarlanıyorum

kopya hazırlamak.

telefonu kapatıp başka bi odaya koyun ondan sonra sorun kalmaz. çok rahat çalışırsınız. ha yine duramıyosanız telefonun şarjı bitince bırakın kapansın kendi kendine, bi süre şarj etmeyin. (bkz: kendine hayrı olmayıp millete akıl vermeye çalışan insan)

kırmızı butona basın

gelecekte kendi işini yapmak ve kimsenin ağız kokusunu çekmemek istiyorsan. bugün calismalisin ki yarın karşılığını alabilesin.

ders çalışma süresini 20 dk yapmak.

masa lambası. odaklanmanız için baya etkilidir, tavsiye ederim.

gidin kırmızı hapı yutun. ders felan boş işler. gerçek hayat o değil.

telefon ciddi anlamda dert değil ama sevgilimden yeni ayrıldım ve ciddi anlamda derse odaklanamıyorum. kafam gidiyor hemen ve 1 haftadır aşırı durgunum.

kütüphanede çalışmak ciddi anlamda etkili oluyor. evde/yurtta çalışırken aniden sıkılıp bırakabiliyorsun ama kütüphanede sağında solunda herkes çalıştığı için sen de kendini mecbur hissediyorsun. denenmesinde fayda var.

oturdum masanın başına arkadaşlar, bakılmamış kıyafet sayfası bırakmamışım. makale falan da okudum, hatta sosyal medyada da biraz gezindim. bu emeği derse verseymişim çok yol katedermişim. ama neden edeyim değil mi?

i̇leride nerede olmak istiyorsanız onun hayalini düşünün herkes düşünür tabii ama mesela üniversiteye hazirlaniyorsanız gitmek istediğiniz üniversitenin ya da bölümün fotoğrafını çalışma masanıza yapıştırın. i̇şe yarıyor.

bakın arkadaşlar size bu konuda nasıl biri olduğumdan biraz bahsedeyim. ben evde ders çalışabilen biri değilim asla. yani çoooooook uğraşsam bu beceriyi kazanabilirim belki ama yok yani şu ana kadar yapamadım. evde asla ders çalışmıyorum. ben ygs-lys 2016 öğrencisiydim. sınavdan önce baya çalıştım ve birkaç test kitabı da bitirdim. ama tüm bu çalıştıklarımı toplasam ancak %20si falan evde çalışmamla olmuştur. ben hep okulda çalışıyordum. çok şükür ders çalışan bi arkadaş ortamım vardı yani hiçbiri inek değildi yanlışlık olmasın, ama gerektiğinde ders çalışan kişilerdi. onlarla okulun kütüphanesine falan gidip çalışırdık. kütüphane dolu olduğunda başka yerler arardık çalışmak için. 3 sene boyunca lisede hunharca yatan ben, son sınıfta tüm gün okulda saatlerce ders çalışan biri haline geldim. evet okulda çalışıyordum ama eve dönünce kitabı elime alamıyordum. ygs'ye günler kala bilgisayardan ders çalışıyor ayağına counter oynardım. evde çalışamıyorsanız okulda çalışın ki ben son sene haftanın 7 gününü de okulda geçiriyordum 6km kadar ötede olmasına rağmen. i̇yi ki mezuna kalmamışım diyorum kendi adıma yoksa çalışamazdım tek başıma. size de bunu öneriyorum, evde çalışamıyorsanız önce sınavdan bi beklentisi, bi amacı olmayan arkadaşlarınızı ayıklayın ve bi şeyler yapmaya çalışanlarla iyi olup onlara katılın. sınav sonunda güzel bi sonuç alabilirsiniz.

bende işe yarıyor anlatayım olayı. oturuyorum masanın başına ne işim varsa orda yapıyorum. film izliyorum, telefonla uğraşıyorum falan filan. bir süre sonra canın sıkılıyor ya bir de uzun süre orda oturmanın baskısı da var. mecbur çalışıyorsun. süre hakkın net bişey diyemem ama bazen dakikalar sürerken bazen saatlerce çalışabiliyorum ben. saatlerce demişken de çok fazla değil yani 1 2 saat:) :)

kendinize hedef koyun o hedefe ulaştığınızda mola verin

%10 şarjla kütüphaneye gidcem zaman için de kronometresi olan masa saati gibi bişeyim var sabahtan akşama kadar kütüphanede olcam çalışmaktan başka çarem kalmaz diye düşündüm umarım işe yarar

vala taktiğe gerek yok. ders çalışma eyleminin sadece ve sadece sizin faydanıza olacak olan bir eylem olduğunu idrak edip edememe durumu önemli. bunu idrak ediyorsanız ders çalışırsınız. idrak edemiyorsanız benim gibi olursunuz. doğduğumdan beri taktik arıyorum cennet mahallesi izlerken buluyorum kendimi.

final jürisi için yetiştiremediğiniz teslimin sizi büte bırakacağını, büt için yetiştiremediğiniz teslimin de dönem uzatacağını bi düşünün, aklınıza getirin; bakın o zaman nasıl çalışıyorsunuz paşa paşa... günlerdir bilgisayarın başından kalkamıyorum, autocad aşındı “sal artık beni” diyor. az kaldı oğlum az kaldı, biraz daha sabret, sık dişini bu günler de geçecek. (bkz: sana söz yine baharlar gelecek)

ders çalışılan bir sınıfa gidip kendimi derse maruz bırakcam yoksa tek başıma sınıftayken telefondan kurtulamıyorum. umarım o sınıftakilerde ders çalışıyordur.

yks den beri ders çalışmadım. vizeler geldi. ders çalışmayı unutmuşum adeta. ne yapacağımı bilmiyorum.

1.okula para verdiğimi hatırlamak 2. bu gerizekalılar bu kadar çalışıp bunu alıyor ben hiç çalışmadan aynı alıyorum diyip kendini gazlamak bunlar benim ders çalışma taktiklerim daha doğrusu motive edici şeyler

onlar yapıyor ben neden yapmayayım mal mıyım deyince hırs yapıp çalışıyorum

dersi adam gibi dinleyip çalışmaya gerek kalmamak?

kesinlikle kütüphaneye gitmek. odamda 1 günde zor çıkaracağım notları,kütüphane de 3 saatte hallediyorum. okuyup üflüyorlar heralde o masalara ben bile çalışabiliyorum çünkü :d

duvara nolursa olsun bakmayın bakarsanız kitlenip saatlerce kalıyorsunuz

Taktik maktik yok çalışmak istemiyorsan çalışamıyorsun kitaptaki resim ilgini çekiyo o olmazsa parkeler göz kırpıyo o olmazsa kalem el sallıyo yani sorun içte olmayınca olmuyo

Arkadaşlar mola vermeyin, telefonu yanınıza almayın, aklınızdaki düşünceleri bir kenara bırakın. Sessiz bir ortamda olmaya çalışın. Ha baktınız bunların hiçbirisini yapamıyorum boşverin çalışmayın. Çalışsanızda eksik olacak.

hiçbir şey bulamayınca bu sefer kağıdın kenarına resimler, şekiller çiziyorum. sonuçta insan isteksizse gelmiyor devamı. siz yine de yılmayın.

Hedef koymak. Başka taktik maktik yok. Oturduğum zaman en az 4 saat masadan kalkmazdım. Uykum geldiği vakit yatardım, ağır yemekler yemezdim. Kendime de vakit ayırırdım falan